Günümüz Türkiye'sinin gerçek sorumluları
Jacques Attali'ye göre, 1900 yılında bugünkü anlamda demokrasi hiçbir ülkede yoktu. 2006 yılında ise 119 ülkede, yani dünya devletlerinin 62'sinde çok partili düzen bulunmaktadır. Ancak bunların sadece pek azında özlenen, en iyi (optimum) demokrasi vardı. Türkiye, ne yazık ki, bu son öbek içinde olmak şöyle dursun, araştırmalara göre, artık kimi Afrika ülkelerinin bile gerisindedir. Çünkü Türkiye, ilk demokratik seçimi, 1946 yılında yaşamıştır. Ama bu seçim, asla demokratik bilinçle, haklar ve özgürlükler bilinciyle yapılmamıştır. Çünkü solun sesi o seçimde yoktur. Niçin? 1926/765 sayılı T. Ceza Yasası'nın 141, 142'nci maddeleri o sesi yasaklamıştır. Sağın sesi de yoktur. Çünkü aynı Yasa'nın 163'üncü maddesi o sesi de yasaklamıştır. 1961 Anayasası'yla biraz soluk alan Türkiye'de ilk kez solun sesi TBMM'ne girmiştir. Faşizm artığı bu maddeleri ise Türkiye, çok partili düzene geçtiği dönemin ilk seçiminin üzerinden ancak 45 yıl geçtikten sonra, neredeyse yarım yüzyıl gecikerek kaldırabilmiştir. Evet, kaldırmasına kaldırmıştır. Ama hak ve özgülükler bilinciyle değil, dış politikada kimi kazançlar sağlamak için. Çünkü ülkemizde, bırakınız sokaktaki sade insanı, yönetenlerin ezici çoğunluğunda bile bu bilinç yeterince gelişmemiştir.
yazının tamamı için lütfen linke tıklayınız...
https://t24.com.tr/yazarlar/sami-selcuk/gunumuz-turkiye-sinin-gercek-sorumlulari,36081